Architect bugün, geleneksel finansta Moody’s gibi köklü ajansların rolünü taklit ederek, kripto para sektörü için özel olarak tasarlanmış öncü bir kredi derecelendirme hizmeti tanıttı. Platform, karşı taraf riskini değerlendirmek için patentli zincir üstü analizler ve tarihsel performans metrikleri kullanıyor; odak noktası bitcoin madencileri ve Merkeziyetsiz Fiziksel Altyapı Ağları (DePIN) gibi varlıklardır. İşlem geçmişleri, stake taahhütleri ve yönetişim katılımı sistematik şekilde değerlendirilerek, temerrüt olasılıklarını, likidite riskini ve operasyonel sağlamlığı yansıtan derecelendirmeler üretiliyor.
Bir brifingde Architect, geleneksel sigortacıların veri şeffaflığının olmaması ve anonim katılımcı yapıları nedeniyle büyük ölçüde kriptodan uzak durduğunu vurguladı. Yeni hizmet, bu engelleri aşmak için zincir üstü verileri, kamuya açık dosyaları ve ağ telemetrisi verilerini bir araya getiriyor. Derecelendirmeler, model varsayımlarıyla ilgili açıklamalarla birlikte standartlaştırılmış bir ölçek üzerinde ifade edilerek, kredi verenlerin ve yatırımcıların kredi maruziyetlerini belirlenmiş risk parametrelerine göre karşılaştırmasına olanak tanıyor. Çerçeve, teminatlı krediler, gelir paylaşım anlaşmaları ve sentetik borç tokenları gibi çeşitli borç araçlarını destekliyor.
Seçili bitcoin madencilik şirketleriyle yapılan erken pilot programlar, hizmetin şeffaf risk profillerine güven kazandırmasıyla teminat taleplerini %30’a kadar azaltma kapasitesini gösterdi. Paralel olarak, DePIN operatörleri, fiyat düşüşleri sırasında zorunlu varlık satışlarından kaçınarak, geleneksel altyapı finansmanına rekabetçi faiz oranlarıyla çok yıllı finansman imkânları için term sheet’ler aldı. Architect, ekosistem olgunlaştıkça kapsamını merkeziyetsiz borsalar, benzersiz token kredi havuzları ve tokenleştirilmiş gerçek dünya varlık araçlarına genişletmeyi planlıyor.
Dijital varlık piyasaları ile geleneksel kredi piyasaları arasındaki boşluğu kapatarak, bu derecelendirme hizmeti tarihsel olarak özkaynak veya spot finansmana dayanan kripto sektörlerine kurumsal düzeyde sermaye çekmeyi amaçlıyor. Kredi destekli borç ürünlerinin tanıtılması, likidite kaynaklarını çeşitlendirebilir, daha sürdürülebilir proje yol haritalarına olanak tanıyabilir ve piyasa döngüselliğini yumuşatabilir. Geleceğe bakıldığında, Architect küresel saklama hizmetleri, baş aracılar ve düzenleyici kurumlarla ortaklıklar kurarak açıklama çerçevelerini ve derecelendirme kriterlerini standartlaştırmaya çalışıyor; böylece daha geniş çapta kabul ve düzenleyici uyumluluk teşvik ediliyor. Bu gelişme, Web3 çağında sağlam bir finansal altyapı oluşturma yolunda önemli bir adımı temsil ediyor.
Yorumlar (0)